Herkese selaaaaam !
Bir önceki yazımda sizlere projem hakkında ve Tunusun genel özellikleri hakkında deneyimlerimi aktarmıştım. Bu yazımda ise ikinci ayımın sonunda edindiğim tecrübelere dayanarak Tunus'ta gezilecek mekanlar, ulaşım ve yaşadığım bazı tarihi tecrübeleri aktarmak istiyorum.
Öncelikle ulaşım için iki yol var bunlardan ilki sarı minibüsler.( İsimlerinin doğru söylenişini hala çözemiyorum, yanlış yazmış olmayayım ).Diğer yol ise taksi. Taksi covid döneminde olduğumuz için en fazla üç kişi alıyordu ama vaka durumuna göre bu durum değişiyor. Eğer bana sorarsanız taksinin her yönüyle daha kullanışlı ve uygun fiyatlı olduğunu söyleyebilirim.
Sizlere hayatım boyunca yaşayabileceğim en güzel deneyimlerimden biri olan
muhteşem Sahra çölü deneyimimden de bahsetmek istiyorum. Maceramız, Sousse dan
sabah 06.00 sularında yola çıkmamız sonrası öğlen saatlerinde Sahra çölüne
ulaşmamız ile başladı. Diğer ülkelerden gelen gönüllüler ile Sahra çölünde üç
gün süren bir maceramız oldu. Gerek Jip turu
gerekse ATV turlarıyla
çok zevkli aktiviteler geçirdik ve bunun yanı sıra çöl iklimini
deneyimleme ve oradaki halkın yaşam tarzı hakkında bilgi sahibi olma fırsatını
yakaladık. Özellikle Jip turunu deneyimlemenizi mutlaka tavsiye ederim, gerçekten
inanılmazdı.
Sousse dan yaklaşık yarım saat uzaklıkta olan Medina (şehir
merkezi) Sousse Medina ve Hamam Sousse olarak ayrılıyor .Eğer şehrin merkezine
gitmek ve özellikle Tunus’ta çok meşhur olan ikinci el pazarına uğramak
,hediyelik eşya almak, ülkenin yerel kültürünü ve Pazarlarını gezmek
istiyorsanız, Sousse Medinaya gitmeniz gerekmekte. Hamam Sousse tarafında daha
çok Port el Kantaoui yani limanın olduğu yerde birçok güzel restoran ile
karşılaşabilirsiniz.
Biz son ayımızdayken farklı bir politik olaya da şahit olduk
. Ülkede küçük çaplı bir darbe girişimi oldu, ülkedeki yerel halk çok
sevinçliydi ve sokakta gösteriler düzenlediler, bizde belki de Tunus tarihi
için önemli bir döneme şahitlik etmiş olduk.
“Be Active Be Volunteer” projesi benim için her yönüyle çok
farklı bir projeydi. Bambaşka bir kültürde yaşama ve oradaki kültürü
deneyimleme fırsatını yakaladım.
Tunus hem bir Avrupa ülkesinden farklı hem de Türkiye'den
farklı bir kültüre sahipti. Hem Fransız kültürü, hem Afrika kültürü hem de Orta
Doğu kültürünü yakından deneyimleme şansı buldum. Ülkenin turistik bölgesinden iç
kısımlarına doğru yaklaştıkça farklılıkları gözlemleyebildim ve bu bana bir
ülkedeki farklılıklarını boyutlarını gözlemlememi sağladı. Projeden aldığım
birçok informal öğrenme çıktısı kazandım ve dilimi geliştirme şansını yakaladım.
Kendimi bu projede yer aldığım için çok şanslı hissediyorum
çünkü bu proje bana çok güzel öğrenme çıktıları, harika bir gönüllülük deneyimi
ve muhteşem dostluklar kazandırdı. Projemin başından sonuna dek bana desteğini esirgemeyen
gönderici kuruluşum IYACA’ya çok teşekkür ediyorum.
No comments:
Post a Comment