Litvanya'daki 1.Ayıma Hoş Geldiniz

Litvanya'daki 1.Ayıma Hoş Geldiniz

Herkese Merhaba:

Başlangıçta her şey benim için belirsizdi. Litvanya'ya gelmeyi çok istiyordum ama başka bir ülkeye gitmek, ailemden ve konfor alanımdan ayrılmak benim için biraz korkutucuydu. Litvanya'ya geldikten sonra her şey tamamen değişti çünkü doğa, insanlar ve her şey beklediğimin üstündeydi. Her şey rüya gibi geliyordu.

İlk başlarda bir adaptasyon süreci geçirdim ve 2. gün youth centara çocuklar geldi onlarla oynamak çok keyilyifliydi onlarla dans ettik resimler çizdik bu benim için çok güzeldi. aynı gün kerem gönüllü arkadaşımızla vedalaştık onun resmini tahtaya çizip bir özelliğini söyleyip onu çizdik. Farklı insanları ve kültürleri tanımak benim için çok eğlenceliydi. Buraya gelmeden önce bazı endişelerim vardı, mesela dinimden veya ten rengimden dolayı çok fazla dikkat çekeceğimden korkuyordum. Ama tam tersi oldu; tabii ki bakıyorlar, ama bu durum onlar için çok farklı bir kültür, olduğundan kaynaklanıyordu. Bir aydır buradayım ve iletişim kurarak bu önyargıları kırdım.

Litvanya'ya geldikten dört gün sonra, üç günlük bir kamp vardı ve Moletai'ye kampa gittik. Litvanya'ya alışmam bu kamp sayesinde daha da kolaylaştı.Başlarda biraz gergindim ama gittikten sonra her şey çok güzel ilerledi ve ortama hemen ayak uydurdum Moletai'de bol aktiviteli üç gün geçirdik.

Bebrusai de çok güzel tekne turu yaptık. Alıştığım insanlar ve gençlerle aktivite yapmak çok eğlenceliydi. Birsürü oyunlar oynadık başta isim öğrenme oyunu bir sürü çekişmeli oyunlar ve doğa yürüyüşü doğa çok güzeldi ve çok keyiflyidi Başta gençlerin hepsi bana garip baktı, çünkü hiç böyle biriyle tanışmamışlardı. Ama kısa sürede alıştılar ve bana birçok soru sordular, bu benim için çok eğlenceliydi. Bana çekinmeden her şeyi sormaları bayağı keyifliydi.

Kamptayken Litvanya da tanınan oyuncu emilja Latenaite tanışma fırsatımız oldu onunla tanışmak çok güzeldi onunla küçük aktiviteler yaptık oyunculukla alakalı bu çok keyifliydi.

Kamptan döndükten sonra, önümüzdeki aylarda ne gibi programlar olacağıyla ilgili bir toplantı yaptık ve youth center ile alakalı bir toplantı gerçekleştirdik. Yakın zamanda Baltas Piknik ve büyük bir festival var, onun için hazırlıklara başladık. Aynı zamanda Galvėni ve Mobiliesdarbausda ki çocuklarla Vepriai'ye göle gitmeye ve voleybol oynamaya gittik, bu da baya keyifliydi.

Sirvintos Youth Center'da fotolab sergisi düzenlendi. Bunun için Sirvintos Youth Center’a resimleri astık ve biraz da süsledik. Sergi çok güzeldi, gençlerin çektiği resimler büyüleyiciydi.

Yelena'nın aktivitesine katıldık, bu bir resim terapisiydi ve çok keyifliydi. Herkes kendi resmini yaptı ve hissettiklerini resimlere yansıttı. Bunun hakkında konuştuk ve güzel bir aktiviteydi benim için.

Ve beş günlük eğitim oldu ve inanılmazdı. Farklı kültürlerden ve ülkelerden insanlarla aynı duyguları paylaşmak çok etkileyiciydi. Orada çok fazla arkadaş edindim ve birçok aktivite yaptık. Her etkinlikte birbirimize daha çok alıştık ve çok eğlendik. Her ülkenin kültürünü dilini öğrendik bir sür aktivite yaparak ve duygulardan bahsettik.Bu benim için asla unutamayacağım bir tecrübeydi.

Hepimiz kendi hikayemizi anlatmak için farklı yollar seçtik. Bazılarımız yazmayı tercih etti, duygularını ve deneyimlerini kelimelerle ifade etti. Bazılarımız ise dergilerden bulduğu resimlerle hikayesini uyumlu hale getirdi, görsel anlatımın gücünü kullanarak duygularını ve deneyimlerini aktardı. Bu etkinlikte, nasıl buraya geldiğimizi ve gönüllü olmaya nasıl karar verdiğimizi anlatan kişisel hikayelerimizi paylaştık.

Yazı yazan arkadaşlarımız, Litvanya'ya gelmeden önce yaşadıkları süreçleri, karşılaştıkları zorlukları ve umutlarını samimi bir şekilde kaleme aldılar. Her biri, gönüllülük yolculuklarının başlangıcından bugüne kadar olan hikayelerini paylaşarak, iç dünyalarını bizlere açtı.

Resimleri kullanarak hikayelerini anlatanlar ise, dergilerden seçtikleri görüntülerle ve kendi çektikleri fotoğraflarla duygusal bir kolaj oluşturdular. Bu görsel hikayeler, sadece kelimelerle anlatmanın zor olduğu duyguları ve anıları gözler önüne serdi. Her bir resim, bir anıyı, bir hissi veya bir hayali temsil ediyordu.

Bu etkinlik sayesinde, birbirimizi daha yakından tanıma ve her birimizin ne kadar farklı ve zengin bir hikayesi olduğunu fark etme şansı bulduk. Gönüllülük maceramızın başlangıcından itibaren yaşadığımız deneyimleri paylaşmak, sadece birbirimize daha çok bağlanmamızı sağlamakla kalmadı, aynı zamanda farklı bakış açılarını ve yaşam öykülerini öğrenmemize de olanak tanıdı.

Bu kişisel hikayeler, sadece bizim değil, aynı zamanda Litvanya'da geçirdiğimiz zamanın da birer yansımasıydı. Her biri, buradaki deneyimlerimizi ve kazandığımız dostlukları ölümsüzleştiren birer anı oldu.

Eğitimden döndükten sonra Kernavė'ye gittik. Gençlerle doğa yürüyüşü, küçük oyunlar ve piknik yaptık, çok keyifliydi. Her gün daha da çok seviyorum Litvanya'yı ve bir ay geçti. Beklediğimden çok daha güzel bir şehir. Bu ay benim için çok güzeldi.

Bu ilk ayımın özetiydi. Bir sonraki ay neler yaşayacağımı ve nasıl deneyimler kazanacağımı sabırsızlıkla bekliyorum. Okuduğunuz için teşekkür ederim, bir sonraki yazıda görüşmek üzere!

Sevgilerle

Litvanya'daki İkinci Ayıma Hoş Geldiniz!

Bu ay buraya daha da alıştığımı ve her şeyin harika gittiğini söyleyebilirim! Şu anda bolca aktivitemiz var ve gençlerle bir araya gelmek oldukça keyifli. En güzel sürprizlerden biri ise Širvintos Youth Center dışında yakınlardaki Gelvonai ve Musninkai’de de gençlik merkezlerinin olduğunu keşfetmem oldu. Artık haftada iki kez bu merkezlere de gidiyorum ve her seferinde ayrı bir heyecan yaşıyorum.

Bu ayki aktivitelerimizden bir kaçını paylaşmak istiyorum, çünkü gerçekten eğlenceliydi! Hem eğlenceli vakit geçiriyoruz hem de yepyeni şeyler öğreniyoruz. Yeri geliyor grup oyunlarında sınırlarımızı zorluyoruz, yeri geliyor birlikte yaratıcı projeler üretiyoruz. Şimdi sırayla bu ayın öne çıkan etkinliklerinden bahsedeyim; umarım yazdıklarım bu deneyimlerin güzelliğini yansıtabilir.

Geçtiğimiz ayın en eğlenceli etkinliklerinden biri de “Baltas” (beyaz) temalı pikniğimizdi! Piknik öncesi hazırlıklar tam bir koşuşturmaydı ama bir o kadar da heyecan vericiydi. Etkinlikte mini konserler, birbirinden keyifli aktiviteler ve hint kınası standımız vardı. Gençlerle birlikte hint kınası yaptık ve anın tadını doyasıya çıkardık.Orada tanıştığım insanlar sayesinde yeni dostluklar kurdum, hatta ilginç bir şekilde bir rahip ile uzun uzun sohbet etme şansı buldum. Bu, hem benim için hem de etrafımdakiler için sıra dışı bir deneyimdi ama aynı zamanda çok güzeldi; gerçekten farklı bir bakış açısı kazandırdı diyebilirim. En heyecan verici sürprizlerden biri ise bu etkinliğin Širvintos gazetesinde yer almasıydı! Görselde benim de yer almam, tüm o anları daha da özel kıldı. Kısacası, harika bir deneyim oldu ve uzun süre unutulmayacak anılar biriktirdim.

Bir hafta  sonra ise bizi bekleyen başka bir eğlence vardı: Hawaii temalı voleybol etkinliği! Ben ve diğer gönüllü arkadaşım Gülsüm, gençlere enerji verecek lezzetli içecekler hazırladık. Meyveli, tropikal tatlarla dolu bu içecekler voleybol oynayan herkesin favorisi oldu.

Günün en keyifli anlarından biri de tabii ki voleybol maçıydı! Herkes coşkuyla oynadı, kahkahalar havada uçuştu. Maç sonunda kazanan takıma ödüller verildi ve hep birlikte bu özel günü kutladık. Bu etkinlik de unutulmazlar arasına girdi; enerjisi ve eğlencesiyle uzun süre aklımda kalacak.

Bu ayın en büyük etkinliklerinden biri de Širvintos City etkinliğiydi! Biz de Širvintos Youth Center olarak bu etkinlikte yer aldık ve merkezimizi tanıtma, oyunlar oynama ve yeni insanlarla tanışma fırsatı bulduk. En güzel anlardan biri, kendi kültürümden “şemama” halayını insanlara öğretmek oldu. Onların ilgisini izlemek ve hep birlikte halay çekmek çok eğlenceliydi!

Etkinlik oldukça yoğun ve yorucu geçse de farklı kültürden insanlarla konuşmak, onların merak ettiklerini dinlemek ve kendi sorularımı sormak yorgunluğu unutturdu. Her bir karşılaşma, birbirimizden yeni şeyler öğrenmek için harika bir fırsattı.

Bu ayın her köşesi etkinliklerle doluydu ve her büyük etkinlik öncesinde yoğun bir hazırlık dönemi geçirdik. Neyse ki çalıştığım ekip çok enerjik ve uyumlu; bu da hazırlıkları eğlenceli hale getiriyor. Dekorasyonları kendi ellerimizle hazırlamak bazen zorlayıcı olsa da, işin sonunda ortaya çıkan güzellikler ve eğlenceli anılar her şeye değiyor.

Bu ayım burada oldukça yoğun ve keyifli geçti; hem kendi kültürümü tanıtma fırsatım oldu hem de gençlerle bir sürü yeni etkinlik yaptık. İlk olarak, Širvintos Youth Center’da Türkiye’yi tanıttım. Buradaki birçok Litvan’ın Antalya’da tatil yapmış olması beni şaşırttı ve mutlu etti; Antalya’yı ve Türk kültürünü çok sevdiklerini duymak gerçekten gurur vericiydi! Gençlere Türk mutfağından pide ve menemen hazırladım, herkes çok beğendi. Yöresel danslarımızı da öğrendiler, hep birlikte dans edip bol bol eğlendik.

Ayrıca, haftada iki gün Gelvonai ve Musninkai merkezlerine gitmeye başladım. Oradaki gençlerle tanışıp “dans günü” ve “pişirme günü” gibi etkinlikler düzenledik. Onları da etkinliğe dahil etmek için görevler verdik; böylece herkes sadece katılmakla kalmadı, etkinliğin bir parçası oldu. İlk başlarda biraz çekingen olsalar da, şalım ve kültürümle ilgili sorular sormaları çok hoşuma gitti; aramızda samimi bir sohbet başladı ve kısa sürede alıştık birbirimize.

Bütün bu etkinliklerin hazırlık süreçleri oldukça hareketliydi, ama birlikte çalıştığım ekip çok enerjik ve uyumlu olduğu için her şey eğlenceli geçti. Kendi ellerimizle dekorasyon hazırlamak bile bizim için ayrı bir keyif oldu.Bu ay benim için gerçekten dolu dolu geçti; hem yeni deneyimler kazandım hem de harika insanlarla tanıştım. Buraya kadar okuduğunuz için çok teşekkür ederim, bir sonraki blogda görüşmek üzere! 😉