1)Merhaba Dilan,
bize kısaca kendinden bahseder misin?
Merhaba :) Ben
Dilan Aydoğan. 1994 doğumluyum ve Ankaralıyım. Ankara Üniversitesi istatistik
bölümünden 2.5 sene önce mezun oldum. Şuan da İtalya’nın Treviso kentinde
yaşıyorum.
2)İtalya deyince
herkes bir durur. Çoğumuzun bir an da olsa mutlaka bir gitme planı yaptığı bu
hayaller ülkesine ne için gittin ve İtalya’yı tercih etme sebebin nedir? (Bu
kısımda EVS’den detaylıca bahsedebilirsin, nedir ne değildir, konaklama, ulaşım
neleri karşıladığı gibi ve neden EVS’i İtalya’da yapmak istediğinden.)
İlk yurtdışı
maceram 19 yaşındayken Erasmus kapsamında Milano’ya gitmemle başlamıştı. İlk
deneyimim olmasından mı, İtalyanca’ya olan düşkünlüğüm mü yoksa gerçekten bu
güzel ülkeyle bir bağımızın olmasında mıdır bilmem, Erasmus'tan sonra da hep
İtalya’ya geri dönmek istedim. Üniversite bittikten sonra önümde bir engel
kalmadığından uzun dönemli İtalya’ya gidebilmenin yollarını araştırmaya
başladım ve karşıma Evs (European Voluntary Service) çıktı. Nedir bu Evs? 1
aydan 12 aya kadar, Avrupa’nın her yerinde yapabileceğiniz bir gönüllülük
programı. Ulaşım, vize, barınma ve cep harçlığınız ulusal ajans tarafından
karşılanır ve gittiğiniz derneğin belirlemiş olduğu işi yapmanız beklenir.
Yapacağınız işte projeden projeye değişiklik gösterir.
Kendinize uygun
projeyi bulmak için Avrupa'daki bütün dernekleri bulabileceğiniz bir site
mevcut. (https://europa.eu/youth/volunteering/organisations_en). Fakat buna gerek
kalmadan da proje bulabilirsiniz. Mesela benim gönderici kuruluşum “Iyaca”
isimli bir kuruluş (http://www.iyaca.org). Iyaca gibi
birçok derneği Facebook ya da Instagram’dan takip edip, hem daha çok bilgi
edinip hem de size uyan projeyi bulup başvurabilirsiniz. Açıkçası bu şekilde
bulması daha kolay bence :)
3)Şu an EVS kapsamında
çalıştığın projede neler yapıyorsun? Ve iyi kötü yanlarını bize aktarır mısın?
Gönüllüğümün 6.
ayını tamamladım sayılır ve her ayı ayrı ayrı düşünürsem birbirinden farklı çok
fazla iş yaptım. Küçük çocuklara basit İngilizce dersleri, yetişkinlerle İngilizce
konuşma kulüpleri, engelli merkezinde engellilerle vakit geçirme, çalıştığım
derneğin ofis işleri ve organik tarım yapılan biryerde bahçe işleri başlıca
sorumluluklarım. Bunlar dışında sadece 1 hafta süren geçici işlerde de yer
aldım. Rugby kampında çocuklarla ilgilenme, festivalde yemek servisi gibi.
Daha önce hiç yapma
şansımın olmadığı değişik işlerde çalışıyorum, sürekli yeni insanlarla
tanışıyorum ve benim için en önemlisi yeni bir dil öğreniyorum. Bunlar projemin
güzel yanları. Ama bu hayatta maalesef hiçbir şey mükemmel değil :D Ara ara
dernek başkanıyla ya da mentorumle büüüüyük sıkıntılar yaşayabiliyorum. Ama
olumlu olduğum sürece ki bu benim yaşam felsefem her şey yoluna giriyor.
4)EVS’e katılmadan
önce endişelerin var mıydı? Ya da yurt dışına çıkmak, Türkiye’den ayrılmak seni
korkutuyor muydu? Bu konuyla ilgili ilk kez yurt dışına çıkacak arkadaşlara ne
gibi önerilerde bulunabilirsin?
Tabiki ilk
yurtdışına çıkışımla şu andaki çıkışım arasında dağlar kadar fark var. İlk
yurtdışına çıktığımda yaşımında verdiği toylukla çok gergindim, İngilizce
konusunda çok güvensizdim, ilk kez ailemden ayrıldım. Ama gittim, çok fazla
zorlukla karşılaştım yine de asla pişman olmadım. Hayatımın en güzel
tecrübelerinden biriydi. Şuanki çıkışımda korkularım daha farklıydı.
Üniversiteyi bitirmiş olduğum için iş mi aramalıyım yoksa maceraya devam mı
etmeliyim ikileminde geldim buraya. Ama yine de doğru olanı yaptığımı
düşünüyorum.
İlk kez yurtdışına
çıkacaklara tavsiyem de şu: Benim en büyük çektiğim sıkıntı dildi. Her Türk
gibi anlıyorum ama konuşamıyorumculardandım. Tek diyeceğim sadece konuşun.
Karşınızdaki sizi anladıktan sonra doğru mu söylemişsiniz yanlış mı
söylemişsiniz hiç önemli değil. Her anınızın tadını çıkarın. Değişik çok fazla
kültürle tanışın ve çok eğlenin.
5)İtalyanlar
Türklere gerçekten de benziyor mu? Sıcak ülke vatandaşları olmak bizi ortak bir
noktada buluşturmaya yetiyor mu sence de?
Avrupa’da ki kuzey
ülkeleriyle karşılaştırınca İtalyanlarla gerçekten birbirimize benziyoruz.
Sıcakkanlılığımız, yemek kültürümüz, aile bağlarımız çok benzer.
6)Türkiye’de
yapmadığın ama İtalya’da rutinin haline gelen bir şey var mı?
Hayatımda hiç spor
yapmayan biri olarak buraya gelince koşu yapmaya başlamıştım ama o da çok uzun
sürmedi :)
7)İtalya’da bir
kişi için yeme, içme, konaklama, ulaşım gibi temel ihtiyaçlara harcanan aylık
ortalama ücret ne kadar?
İtalya’nın neresi
olduğuna bağlı olarak değişir. Güney her zaman kuzeye göre daha ucuz. Ama benim
kaldığım şehri düşünürsek (kuzeyde küçük bir şehir) ortalama fiyatlar;
konaklama(oda) 350€, ulaşım 30€, yeme içme 350€ diye bir genelleme yapabilirim.
8)İtalya’da kalıcı
oturum almak zor mu, ne gerekiyor? Bilgin, deneyimin varsa bizimle paylaşabilir
misin?
Maalesef yok.
İtalya’nın her
şehri ayrı güzel. Venedik’in sokaklarında kaybolun, Milano’da dünyanın en güzel
katedralini (linç yemek istemem ama bana göre öyle:)) ziyaret edin, Verona’da
şehri tepeden izleyin, Floransa’da Davut heykelini görün, Roma’da dondurma,
Napoli’de pizza yiyin.
Bu popüler yerler
dışında hiç adını duymadığınız çok güzel şehirler olduğunu da unutmayın :)
10) Son olarak,
sorulardan bağımsız senin söylemek istediklerini ve varsa tavsiyelerini
alabiliriz…
Bu hayatta hiçbir
şeyin imkansız olmadığına inanıyorum. Bir şeyi çok istersek mutlaka oluyor.
Sizinde bir hayaliniz varsa ertelemeyin, gerçekleştirin :)
No comments:
Post a Comment