Friday, 17 January 2020

Yurt Dışı Hayallerim Gerçek Oldu


Ben Çağatay. Sizlere Romanya’da başladığım yurtdışı projesinden ve anılarımdan bahsedeceğim. Bükreş’in Ciorogarla kasabasında projeye başladım. Öncelikle buraya gelmeden önce yaşadığım birkaç şeyden bahsetmek istiyorum. Projeye ekip arkadaşlarım benden önce gitmişlerdi ve tek başıma yurtdışına çıkmanın heyecanı vardı. İngilizce bilgim inanılmaz azdı ve nasıl anlaşacağımı bilmiyordum. Havalimanındaki memurun sorularını ve koordinatörümüzün konuşmaları gibi ilk başta bu tarz zorlukları yaşadım ve atlattım. Artık Ciorogarla’dayım. Arkadaşlarımla tanıştım ve o gün Türkiye’ye geri dönmek istedim. Çünkü herkes İngilizce konuşuyordu ve kendimi kötü hissetmeme neden oldu. İlk bir haftayı geride bıraktıktan sonra hem ekip arkadaşlarıma hem de yabancı arkadaşlara alıştım. İngilizce seviyemin gelişmesi için herkes yardımcı oldu ve bu projenin bana kattığı önemli şeylerden birisi oldu.
Projeyi gerçekleştirdiğimiz bu küçük Ciorogarla kasabasına zamanla alıştım. Her ne kadar tüm isteklerimizi karşılayamasa da eğer burada yaşama şansım olsaydı bunu yapardım. Küçük müstakil evler, sıcakkanlı insanlar ve şehrin gürültüsünden uzak. Öğrencilere kısa sürede alıştım ve aramızda güçlü bağlar oluştu. Onların ufacık şeylere mutlu olmaları beni de mutlu ediyordu. Derslerimiz çok keyifli geçiyor ve Türkçe öğrenme istekleri beni daha çok mutlu ediyordu.
Hafta içi üç gün saat 16:00’a kadar çocuklarlaydım. Haftanın bir günü koordinatörümüzle genel toplantı. Diğer gün ise Romence eğitimi alıyordum. Hafta sonu tatilinde ise tarihini koruyan başkent Bükreş’i geziyordum. Koordinatörümüz Romanya kültürünü öğrenmemiz için bizleri geleneksel yemeklerin olduğu yerlere götürüyor ve aynı zamanda tarihi yerleri de gezdiriyordu.
Bu sırada kısa süre içerisinde tatil planı yaptım gideceğim şehirleri seçtim biletleri satın aldım ve tatil günümün gelmesini bekledim. Gezeceğim şehirler Roma ve Paris’ti. Tatile ekipten bir arkadaşımla gittim. İlk durağımız Roma’da bir uygulama ile kalacak yer ayarladık ve 2 gün bir İranlı ile Hindistanlının yanında kaldık. Cana yakındılar ve Türkleri seviyorlardı. Evi çok beğenmesek de Roma’da gezdiğimiz tarihi yerler ve yaşadığımız eğlenceli gezimizi Paris’te devam ettirecektik. Ve artık Paris’teyim. Televizyon ve internette gördüğüm gözümde büyüyen şehirde. 4 gün kaldık ve her gün dolu geçti artık çok yorulmuştum. Romanya’daki evime dönüp Türkiye için hazırlanmam gerekiyordu.
Projenin bana katkılarından bahsedecek olursam. Bu proje bana insanlarla nasıl daha sağlıklı iletişim kurabileceğimi, yabancı dili nasıl geliştirebileceğimi, Türkiye’ye gittiğim zaman ne şekilde nasıl kararlar alacağımı ve yurtdışını gözümde büyütmemem gerektiğini öğretti. Hayatıma çok şey kattı. Hayatımın bu 2 ayı gerçekten farklıydı. Bu deneyimi yaşadığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Gerçekten herkesin bu tecrübeyi edinmesini isterim. Arkadaşlarımla burada beraber zorlukların üstesinden geleceğimiz için birbirimize daha fazla kenetlendik ve burada kurduğum arkadaşlıkları Türkiye’de kuramazdım bundan eminim. Bu arkadaşlığımızın Türkiye’de de süreceğine eminim. Bu deneyimi yaşattığı için IYACA ve SAKURA’ya sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum




No comments:

Post a Comment