Friday 1 June 2018

Balkanların Paris’i Bükreş’ten Selamlar


Herkese merhaba ben Murat,

Şuanda bu satırlarımı Balkanların Paris’i Bükreş’ten yazıyorum, şehri gördükten sonra buraya neden Doğunun Paris’i dediklerini çok daha iyi anladım gerçekten bir Eyfel Kulesi eksik :)

Bugün Romanya’da 2. Ayım doluyor ve bu 2 ay o kadar yoğun geçti ki yaşadığım her şeyi yazsam günlerimi alır bu yüzden kısaca EVS (Avrupa Gönüllü Hizmetleri)’den bahsedeceğim. İlk maceramız Sabiha Gökçen Havaalanı’ndan başladı, 3 ayı beraber geçireceğim arkadaşlarımla havaalanında buluştuktan sonra uçağa binmiştik. Hepimizin kafasında Romanya ile ilgili soru işaretleri vardı fakat gördüğümüz kadarıyla standart olarak hemen hemen Türkiye ile eşitti, hatta para birimi bile. Neyse havaalanından indiğimizde mentörümüz Adrian bizi karşıladı ve kalacağımız yer olan Braneşti’ye getirdi. Asıl kalacak yerimiz yapım aşamasında olduğu için ilk 2 hafta burada kaldık fakat çok şanslıydık, çünkü bizim geldiğimiz tarih Paskalya Bayramı’nın olduğu tarihti ve okullar kapalıydı bunun yerine de 5 ülkenin katıldığı bir projeye denk geldik, kaldığımız yurtta 1 hafta boyunca İspanyollar, Portekizliler, Bulgarlar, Romenler ve diğer Türk arkadaşlar vardı. Bu proje ile birlikte ortama çok çabuk adapte olmuştuk ve gerçekten bizim için çok hızlı bir başlangıç olmuştu.

Asıl hikaye ise Cioragarla’ya gelişimizde oldu, burası Braneşti gibi Bükreş’e 18 km mesafede bir köy. Buradaki herkes bizi hiç beklemediğimiz bir ilgiyle karşıladı okuldaki öğrenciler, öğretmenler ve hatta okul müdürü bize o kadar ilgiliydi ki, ben hayatım boyunca bu kadar iyi ve misafirperver bir okul müdürü ile tanışmamıştım. Geldiğimiz ilk andan itibaren tanışma yemeği ve bir çok gezi etkinliği düzenlemişti bizim için. Hatta bir hafta sonu Bükreş’te gece kulübüne gideceğimizi söylediğimizde kızını bizim yanımıza gönderip, kendisi bizi arabasıyla götürüp getirmişti. Koskoca okul müdürünün gecenin 4.30’unda sizi gece kulübünden aldığını düşünün, bizim için gerçekten unutulmaz bir hikayeydi.

Projeye gelecek olursak bu kaldığımız yurdun lisesinde derslere girip Türkiye hakkında bilgiler veriyoruz, Türkçe kelimeler öğretiyoruz ve tabi ki bunları eğlenceli oyunlar eşliğinde yapıyoruz, arada çocuk hastanesine gidip yardıma muhtaç çocuklara oyuncak ve çikolata dağıtıyoruz. Okuldaki çocukların bize ilgisi inanılmaz derecede çok fazlaydı, hayal edin yaşadığınız yere 5 yabancı genç geliyor ve sizinle sürekli etkileşim halinde market vb. yerlerde. Ayrıca Romanya’da çok sayıda Türkçe bilen insanlarla karşılaştık bu da bizi mutlu etti açıkçası burada çok fazla Türk dizisi izleniyor.

Bu proje bana gerçekten çok şey kattı. Güzel arkadaşlıklar ve çok güzel hikayeler biriktirdim. Bu arada benim otostopla seyahat ediyor olmam daha çok olay yaşamama sebep oldu. 2 ay içinde sadece hafta sonu tatillerim ile 4 şehir gezdim ve daha 10 günlük büyük bir iznimiz olacak bu izin ile uzun bir tura çıkmayı planlıyorum. EVS bana manevi anlamda gerçekten çok kattı ve son 1 ayımda hala katmaya devam edeceğini düşünüyorum. Eğer aklının ucunda ‘‘Yapılır mı? Gidilir mi? Nasıl olur?’’ diye düşünenleriniz varsa hiç korkmadan başvurularını yapsın, çünkü böyle imkanlar karşınıza kolay kolay çıkmayabilir yaşınız geçmeden başvurunuzu yapmanızı diliyorum, herkese bol şanslar :)

No comments:

Post a Comment