Wednesday 2 December 2015

BİRAZ DA GEZELİM - RUSYA

AGH (Evs) projem tüm hızıyla devam ederken izin günlerimde havalar henüz çok soğumadan fırsat buldukça gezmeye çalışıyorum.
Bir hafta sonu hosting (ev sahipliği yapan) ailem ile birlikte bir Rus köyüne ve kolektif bahçe adında köye benzeyen bir yerleşim yerine ziyarette bulunduk. Daça adı verilen evlerde kaldık , orada yaşayan insanlarla tarlaları gezdik, birlikte çalıştık, seralardaki sebzeleri toplamalarına yardım ettim. Bir yabancının onları ziyaret etmesi onları çok mutlu etti ve bir anda ilgi odağı oldum köyde. Herkes benim tatmam için bazı yöresel yemekler hazırladı. Hepsi çok lezzetliydi. Bütün gün gezdik, çalıştık, sohbet ettik ama yorucu olmanın aksine dinlendiriciydi. Şehrin gürültüsünden, kalabalığından uzakta doğanın içinde bu samimi ve misafirperver insanlarla zaman geçirmek huzur doluydu.
Bir sonraki hafta sonu ise konuşma kulübümüz ile birlikte Sterlitamak şehrindeki ünlü İşhan dağına bir gezi düzenledik. Başkır müzikleri ile geçen eğlenceli bir yolcuğun ardından İşhan dağına vardık. Bir tarafı tamamen yemyeşil diğer tarafı ise kayalık olan bu dağın görünüşü gerçekten güzel duruyordu. Eteklerinde biraz gezinti yaptıktan sonra zirveye doğru zorlu yolculuğumuza başladık ama bizi bekleyen manzara buna değerdi. Tepede büyük bir kalabalıkla karşılaştık yamaç paraşütü yapanlar, bu güzel manzara ile fotoğraf çektirmek isteyenler, araştırma yapanlar... Bizse sadece bu güzel manzaranın tadını çıkartmak isteyenlerdendik.

 Grubumuzda pek çok tarihçi olduğu için bu dağın tarihi önemini ve hakkındaki efsaneleri de dinleme imkanı bulduk. Anlatılanlara göre bu dağ eskiden sular altındaymış ve hala deniz kabuğuna benzeyen taşlar bulmak mümkünmüş. Neden şeklinin bu şekilde olduğuna dair ve suların neden çekildiği hakkında da pek çok hikaye anlatılıyormuş. Gün batımını da tepeden izledikten sonra Lenin de kaldığı söylenilen tarihi bir hapishaneyi gezdik.


Rusya'da gezdiğim en güzel yer ise Tataristan'ın başkenti Kazan'dı şüphesiz. Petersburg'a gittikten sonra fikrimin değişmesi muhtemel tabi. Ama Kazan gezimizi güzel yapan sadece bu şehrin güzelliği değildi tabi ki. Tam bir Uluslararası ortam olan grubumuzda farklı ülkelerden arkadaşlarımız vardı. İtalyan, Amerikan, Rus, Başkurt, Alman, Tatar, Türk... Kazan, Ufa'dan 7-8 saat uzaklıkta olan yakın bir şehir. Yolculuğumuzu zorlu yapan ise kuşkusuz soğuk oldu, yoğun kar yağışı ve tipi vardı. Aynı sebeple ilk gün dışarı pek çıkamadık ama ikinci gün hava biraz ısındıktan sonra pek çok yeri ziyaret ettik.



Rengarenk ve capcanlı olan bu güzel şehirdeki gezilecek ilk adres Kül Şarif Camisi'idi. Müslümanların yoğun olarak yaşadığı bir şehir olması sebebiyle şehirde pek çok cami bulunuyor . Bunlardan en ünlüsü ve ihtişamlısı Kazan Kremlini'nin hemen yanında bulunan Kül Şarif. Daha sonra bazı Ortadoks kiliseleri, müzeler ve Kazan Kremlini'ni ziyaret ettik. Yemek tercihimizi ise Türk mutfağından yana kullandık hem Kazanda pek çok Türk restoranı vardı hem de hepimizin sevdiği bir mutfaktı Türk yemekleri. Daha sonra ise her istasyonu farklı şekilde dizayn edilmiş Moskova metrosuna benzeyen Kazan metrosunu gittik. Ulaşım aracı olarak değil daha çok bir müze olarak görüyorduk orayı.

 


Hiç unutamayacağım gezilerden biri olan ve mutlaka tekrar ziyaret etmek istediğim bu şehre hepinizin gitmesini tavsiye ederim.



No comments:

Post a Comment