Friday 17 April 2020

Karantina Günlükleri-1



Bugün yaşamımıza sınırlar koyalı, bizim ev yaşantısına adım atalı, yaşadığım yerdeki herkesin panik haline geçeli, karantina duyurusu yapılalı tam bir hafta oluyor. Nasıl geçtiğine dair bir fikrim olmamasıyla beraber harika zamanlar geçirdiğimi sadece fotoğraflarıma bakarak anlayabiliyorum. Aklımdaki anılarımı konuya dahil etsem eminim ki siz okumaktan sıkılmazsınız ama bazı şeyler sadece akılda güzel. Beraber yaşadığım herkesi tek tek anlatmadığım gibi çünkü onlar en güzel aklımda duruyorlar.
Heralde ilerdedir yaşanacak günlerin en güzelleri diyerek gelecek karantina günlerini bekliyorumdur. Neler yaptım ve neler yaparım diye sorunca kendine karşıma kocaman bir liste çıkıyor. Öncelikle neler yapabilirim evden çıkmadan, olabildiğince az insanla görüşerek diyerek başladım hareket etmeye. Bu demek oluyordu ki yaşadığım mükemmel 6 kişiyle 7/24 ten ne kadar fazla olur bilmiyorum ama daha fazla beraber zaman geçirmeye,öğrenmeye, öğretmeye ve tabi ki eğlenmeye vaktimiz olacak. Biz de başladık dil, müzik, spor alışverişine. Bunlar ne demek oluyor diye soraca olursanız her şey demek benim için. Normalde sene başında öğrenmeye başladığım ama Slovakça’ya önem vermekten çalışamadığım İspanyolca ve Fransızca derslerine minik bir tekrarla yeniden başladık ve mükemmel bir motivasyonun başlangıcı oldu. Bir öğrenciye sahip olsam da Türkçe öğreterek kazanç sağlıyorum ben de bu alışverişte. Müzik alışverişine gelirsek herkesin farklı yeteneklere sahip olması büyük bir şans bizim için. Biz de arta kalan şimdilik iki hafta olarak konuşulan ama bir aya ya da daha fazla olacak olan bu zamanı değerlendirmenin yollarını ararken bir de müzikten yardım alalım dedik. Spor demişken de onu da açıklayayım. Geriye dönüp bakınca hiç olmadığım kadar aktif olmaya başladığımı farkettim. Öncelikle bu karantina olayından önce yogaya gidiyordum ki artık o devam etmiyor. Sonra koşuya başladım ve mükemmel olmasam da bu zamana kadar yaptığım en mantıklı  hareketlerden biriydi. Tabiki bisiklet sürmekten bahsetmiyorum çünkü en keyif aldığım şey şu hayatta. Ta ki en olmadık yerlerde sürmeye başlayınca farkettim bir kez daha her şeyin kondisyon olduğunu. Bakalım daha neler göreceğiz şu günlerde. Ben neymişim be dedim açıkçası.





No comments:

Post a Comment