Küçücük bir gezi bütün
ayın hızlıca geçmesini sağlıyor bazen. Fransa’ya ikinci kez gittim bu ay, hem
de kuzenimin kına gecesi için. Buradaki yolculuklarımın en güzel yanı her
seferinde Prag’a gidiyor olmam sanırım. Bu sefer uçağım yine oradandı. Prag’da
beni sevmiş olacak ki uçağım bir gün ertelendi ve havaalanının otelinde kaldım
bir gece. Sonrası zaten su gibi akıp geçen bir hafta. Türkiye’deki kına
gecelerini aratmayan hatta fazlası bile olan bir ortamdı benim için.
Kültürlerin etkileşimini her şekilde anlamış oldum bu sayede.
Dönerken tabii ki boş dönemezdim. Bütün hafta
boyunca kendi ellerimizle hazırladığımız kurabiyelerden, baklava ve kına getirdim.
Farklı bir kültürün içinde olmak, sana normal gelen şeylerin başka insanların
şaşkınlıkla bakmaları en sevdiğim kültürel sohbet kısmı sanırım. Her gün
demlediğimiz çay mesela, ne kadar da farklı geliyor onlara, biraz tedirgin
olarak deniyorlar tadını. Ya da baklava, yufkanın ne demek olduğunu bilmeyen
İtalyan arkadaşım, incecik yufkaya dokununca ‘bu kağıt mı?’ dedi mesela, ve
sonrası tabii ki beğendiklerini söylemeleri : )
Ve
nihayet ilkbahar geldi buralara da, her yer tekrar yeşermeye, en sevdiğim
yürüyüş yolum herkesi ağırlamaya kaldığı yerden daha da neşeli bir şekilde
devam ediyor. Bu ay ki en güzel aktivitelerimden biri de okuldaki öğretmen ile
birlikte gittiğim gezi oldu. 15 km yürüdükten sonra hala çok mutlu
görünebiliyorsanız, gerçekten sevdiğiniz birileriyle vakit geçirmişsiniz demektir.
Her yıl düzenlenen bir etkinlikte, insanlar çocuklarıyla birlikte, aralarda
mola vererek bitirdi kendi turlarını. Üç farklı güzergah vardı, 15 km, 25 km
bir de 10 km tamamen düz olan, bebek arabasıyla yürünebilecek bir alan. Bir
yandan hayran kala kala yürüyüp etrafımı izlerken, öte yandan gerçekten
düşünmeden edemiyorum; “ Türkiye’de bu kadar küçük çocukları alıpta bu yürüyüşe
çıkar mı aileler ?” diye. Ama hiç sanmıyorum maalesef. Buradan ayrılırken örnek
alacağım en önemli şeylerden birisi de bu tarz konular sanırım: Aile içi görev
dağılımı, çocuk var çıkamam dememe veya sorumluluğu tek bir kişiye yüklememe
vb.
Bu sırada
Erasmus+ projemiz “Değişime Doğru Adımlar”ın son aşamasını da tamamladık. Her
ay bir hafta sonunu bir grup öğrenciyle birlikte geçirdik ve gerçekten güzel
bir şekilde tamamladığımızı düşünüyorum. Workshoplar için kullandığımız
otellerin doğa içinde olmaları da benim için sadece eğitim değil, aynı zamanda
bu zamanları daha da keyifli kılan küçük tatiller oldu.
Bu
aydan bahsedebileceğim en güzel etkinliklerden birisi de iki gün önce gittiğim
bir etkinlikti sanırım. Buranın en iyi lisesinde 2 ders saatinde farklı
gruplara biraz kendimi, biraz Türkiye’yi ve çokça İslam’ı anlattım. Çünkü davet
eden öğretmen etik dersi öğretmeniydi ve özellikle de kendi dininden bahseder
misin diye rica etti. Okullarda böyle güzel şeylerin olması beni çok mutlu etti
açıkçası. Tek tanrılı dinleri incelemeleri, konuşmaları, hele de bu dinin
içinden birini davet edip kendi ağzından dinlemek istemeleri takdire şayan. Oruç tutmanın göründüğü kadar zor olmadığını, böşörtüsü kullananların da saçı
olduğunu, bütün dinlerin asıl amacının insanı iyiliğe götürmek olduğunu
birbirimizden karşılıklı öğrenerek ve bu süreçten karşılıklı olarak zevk
aldığımızı hissederek ayrılmak çok güzel bir duygu. Üstüne sorulan kişisel
sorular da cabası : ) Ve şunu da söylemem gerekir ki, yabancılar için “teşekkür
ederim” demenin bu kadar zor geleceğini hiç tahmin etmezdim : )
Ve
gelelim en yakınlardaki gezi planlarıma : ) önümüzdeki hafta 6 günlük Easter (
Hz. İsa’nın ölümü ) tatilimiz var. Ben ve İspanyol arkadaşım Ana ile Çek
Cumhuriyeti’ne gideceğiz. Merak ettiğim bir şehri olan Chesky Krumlow’da bir
gece kaldıktan sonda iki geceliğine tekrar Prag’a gidiyoruz. Daha önce oraya
gitmiş olsam da, sanırım gitmekten bıkmayacağım bir güzelliği var Prag’ın.
Bakalım bu sefer hangi bilmediğim yönlerini fark edeceğim. Hele de tren
yolculuğunun ardından varılan her durak, benim için her zaman başka bir heyecan
uyandırıyorken.
Ve
böylece hem buradaki 7. ayımı hem de kışı bitirmiş bulunuyorum. Gelecek ay; yeni
etkinlikler, gezilerimin özetleri ve daha biri bitmeden öteki planlanan gezi
planlarımdan bahsedebilmek ümidiyle,
Hoşça kalın : )
No comments:
Post a Comment