Saturday, 2 November 2024

Sirvintos’ta Birinci Ayım

 

Herkese merhaba! Ben Eren Yiğit. Sizlere şu anda gönüllülük yaptığım Sirvintos’tan yazıyorum.

Projemde 1 ayı geride bıraktım. Buraya ilk geldiğim günü hatırlıyorum… Aslında ilk yurt dışı deneyimim olmamasına rağmen çok gergindim. Çünkü Litvanya’ya ilk defa geliyordum ve nasıl bir 6 ay geçireceğimden emin değildim.

İzmir, Antalya, Vilnius şeklinde uzun bir yolculuktan sonra Vilnius Havalimanı’ndan kurumda çalışan Daiva beni aldı ve Sirvintos’a doğru yola koyulduk. Güzel bir sohbetle beraber keyifli bir yolculuktu. 

Sirvintos’a vardığımızda ilk durağımız gönüllülük yapacağım gençlik merkeziydi. Kısa bir şekilde ziyaret ettik, beraber çalışacağım harika insanlarla tanıştım. Akşamında ise gençlik merkezinin kuruluşunun 6. yıl dönümü vardı ve o güne denk geldiğim için şanslıydım. Bir film gecesi düzenlemiştik ve birçok genç katılımcımız vardı.


İkinci günümde ev arkadaşımla tanışmıştım ve günüm Vilnius’u ziyaret etmekle geçmişti. Küçük bir Doğu Avrupa başkenti… Ufak bir keşif yapmıştım.

Hafta sonunun ardından gençlik merkezinde çalışmaya başlamıştım. Yavaş yavaş kurumun çalışma stilini ve insanları daha fazla tanıdım. Bana “mobil çalışma” dediğimiz, haftada iki gün Gelvonai ve Musninkai kasabalarına gittiğimiz bir görev verildi ve bu kasabalardaki gençler için aktiviteler tasarlamaya başladım. Her hafta, iki gün bu iki kasabaya gidiyoruz ve çeşitli aktiviteler yapıyoruz. Bunların dışında gençlik merkezinde diğer gönüllü arkadaşlarımın aktivitelerine de gerektiğinde yardımcı oluyorum. 


Ekimin başında bir hafta sonu Kaunas’a gittim. Küçük ve güzel bir şehirdi. Önümüzdeki süreçte fırsat buldukça Litvanya’nın diğer şehirlerini ve farklı ülkeleri de göreceğim. Bu birinci ayın içerisinde en çok sevdiğim kısım varış eğitimi oldu. Litvanya’nın farklı şehirlerindeki diğer 16 gönüllüyle tanışma fırsatı buldum. Birbirinden farklı 16 değerli kişi…Gönüllülük yapmak için, başkalarının hayatlarına dokunmak için buradalar. Bu eğitim sırasında Trakai şehrindeydik. Bu şehir, Litvanya’nın önde gelen turistik noktalarından birisi. Meşhur bir kalesi var. Aynı zamanda Tatar Türkleri’nin de burayla ilgili bir geçmişi var. 5 gün boyunca çok güzel bir tesiste konakladık ve her şey çok güzeldi. 

Eğitimde geleneksel Litvanya müziği ve dansı hakkında bilgi edindik, toplu bir şekilde dans ettik, orman yürüyüşleri yaptık, diğer gönüllü arkadaşlarımla eğlendik. Böylece bir ayımı özetleyebilirim. Önümdeki 5 ayı görmek için sabırsızlanıyorum. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere!







Sunday, 13 October 2024

Gönüllü Günlükleri: Litvanya'daki Son Üç Ayım

Gönüllü Günlükleri: Litvanya'daki Son Üç Ayım

Projemin üç ay içinde sona ereceğini yeni fark etmiş bulunmaktayım. İlk kez Širvintos'a geldiğim günü hatırlıyorum da Ankara'dan Antalya'ya oldukça erken bir saatte vardıktan sonra koşturarak Vilnius uçağına yetişmeye çalışmıştık. Vilnius`a vardığımda çok yorgun ama bir o kadar da heyecanlıydım. IYACA ve Širvintos Spor Merkezi sayesinde harika fırsatlar yakaladım ve birçok anı biriktirdim burada.

Daha önce de bahsettiğim gibi, Musninkai ve Gelvonai'de mobil gençlik çalışmaları için her ay düzenli olarak aylık bir takvim hazırlıyorum. Bu ayın ilk haftasında Musninkai ve Gelvonai'deki itfaiye istasyonlarını ziyaret ederek bu cesur itfaiyecilerin bizim için neler yaptıklarını ve nasıl çalıştıklarını öğrendik. Bize yangınları nasıl söndürdüklerini ve ne tür kasklar ve kıyafetler giymeleri gerektiğini gösterdiler. Bu sadece eğitici bir ders değil, aynı zamanda eğlenceli bir aktiviteydi. Herkes su hortumunu kullanmayı denedi ve fark ettik ki tazikli suyun etkisiyle o hortumu doğru bir açıyla doğru yere tutmak aslında oldukça zordu.



Sirvintoslu bir lise öğrencisi, ünlü bir Polonyalı yazarı gençlik merkezimize davet etmek istediğini ifade etti. Onun girişimini teşvik etmek için kendisinin düzenlemek istediği bu etkinlikte ona yardımcı olduk ve Bartosz Polonski gibi bir yazarı bizler de onun sayesinde tanıma fırsatına erişmiş olduk. Kitaplarını yazmadan önce çizimlerini ve fikirlerini yazdığı notlarını bizlerle paylaştı. Litvanca, Lehçe ve İngilizceyi akıcı bir şekilde konuşan yazar, aldığı nontları İngilizce de yazdığı için biz uluslararası gönüllüler de okuyabildik. Ayrıca yazarla konuştuğumda bir VR oyunu geliştirdiğini de  öğrendim, ancak oyunu ingilizce kodlayıp yazmadığı için ne yazık ki oyunu satın alıp oynayamıyor olmak biraz da olsa beni üzdü.

Bir başka gün Musninkai ve Gelvonai'de nehir kenarına bir gezi düzenledik ve piknik yaptık. Yağmurlu olmasına rağmen çok eğlendik ve kendi geliştirdiğimiz takım ruhunu ortaya çıkaracak oyunlar oynadık. Ertesi gün Musninkai yakınlarındaki başka bir küçük şehir olan Vepriai'ye gittik. Şehir  kadar huzurlu ve güzeldi ki kendimi Yüzüklerin Efendisi kitabındaki Shire'da gibi hissettim. Litvanya'da yaşarken, doğanın içinde yaşadığımız için her zaman Hobbit köyündeymişim gibi hissediyorum.

Bir başka gün Moletai Gençlik Merkezi bizi gençlik merkezlerine davet etti ve orada da gençlerin eğlenip rahatlayabilecekleri  birçok  etkinlik olduğunu gördük. Hatta "şiddet odası" adını verdikleri bir odaları bile vardı, burada her şeyi kırabilirsiniz, ama bir koşul var: eşyaları kırarken kendinizi korumak için uygun bir kıyafet giymeniz gerekiyor. Onlar kendilerini ve yaptıkları çalışmaları takdim ettiktensonra biz de aynı şekilde gençlik merkezimizi ve mobil gençlik çalışmalarımızı tanıttık. Moletai'de yeni bir deneyim de yaşadım. Tahta bir platformun üstünde iğneler vardı ve üzerinde durmak için konsantre olmamız gerekiyordu. Derin derin nefes egzersizleri eşliğinde çıplak ayak üzerinde çivilerin üstünde durmayı başardım ama benim için ağrılı ve zor olduAncak, Jelena, Daiva ve Aydan için bu egzersiz çocuk oyuncağıydı. Daha sonra Aydan ve ben de şiddet odasına gittik ve her şeyi kırıp bağırarak rahatladık

İki Uluslararası gönüllümüzün projeleri sona erdi, bu yüzden Aydan ve Ekaterine için gençlik merkezimizde  küçük bir parti düzenledik. Üzücü ve duygusal bir veda oldu.

 

Arkadaşlarımla birlikte Vilnius'taki Pembe Çorba Festivali'ne katıldım. Çorba içtikten sonra konserde yerimizi aldık. Biz hariç neredeyse herkes pembe giymişti. Festival alanında pembe bir yatak bile vardı. Biz de tabii ki bu fırsatı kaçırmadık ve herkes gibi fotoğraf çekmeyi ihmal etmedik. Ayrıca Širvintos'ta bir  başka gün yaza merhaba festivali vardı ve burada Litvanya'nın ünlü şarkıcısı Gabrielus Vagelis ile tanışıp fotoğraf çektirdim.

Kışın güneşi görememekten şikayet ediyordum, ama şimdi güneş hiç batmıyor, saat kaç olursa olsun şu an güneşi hala görebiliyorsunuz. Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim, umarım keyif almışsınızdır. Gelecek ay görüşmek üzere!


 




Friday, 11 October 2024

Litvanya`da Temmuz

 Litvanya`da Temmuz

Temmuz yaklaşırken, burada geçirdiğim zamanı düşünmeye başladım ve sadece iki ay sonra Sirvitos Gençlik Merkezi'ndeki gönüllülüğümün sona ereceğini fark ettim. Bu hüzünlü gerçekliğe yavaş yavaş uyum sağlıyorum. Buz gibi kış soğuklarından ve uykumu bölen gece yarısı güneş ışığından ara sıra şikayet etsem de, bu huzurlu ve sakin ülkeyi seviyorum. Litvanya bana sabretmeyi ve sakin kalmayi öğretti diyebilirim. Hayatta her şeyi kontrol edemeyeceğimi ve bir çok şeyi akşına bırakmam gerektiğini anladım ve bu farkındalık bana derin bir mutluluk getirdi.

Gelvonai ve Musninkai'deki mobil gençlik çalışmamızın ilk haftasında, karmaşık bulmacalar ve bilmecelerle dolu ayrıntılı bir hazine avı hazırladım. Bu zorluklar, gençleri ipucundan ipucuna yönlendirerek şehirde bir maceraya çıkmalarını sağladı. Yeni gönüllümüz Rami'nin yardımıyla, katılımcıların çevrelerini keşfetmelerini sağlayan ipuçlarını kasabanın dört bir yanına gizledik. Son ipucu onları gençlik merkezine yönlendirdi ve orada onları çikolatalı tatlı bir ödül bekliyordu. Ne yazık ki, ödül beklentilerini karşılamadı. Bir dahaki sefere, hazine avlarımız için daha cazip bir ödül seçmemiz gerekecek.

Ertesi hafta, Musninkai'de keyifli bir pijama partisi düzenledik. Beraber kriket ve patenk oynadık. Kriket kurallarını bilmememize rağmen, hepimiz eğlendik ve hatta ikinci olmayı başardım! Ancak patenk oyunu, herkesin ilgisini daha çok çeken favori oyun oldu.

2 Temmuz'da, gençlik merkezimiz için iki önemli etkinlik vardı: JoJo Festivali ve Gençlik Kampı. Ukmerge'de düzenlenen JoJo Festivali, birçok gençlik merkezini bir araya getirdi ve katılımcılar bir gece boyunca çadırlarda kamp yaptı. Gönüllülerimiz Rami ve Usman, Vakarė ve Jonas ile festivale katılırken, Şüheda ve ben, Jelena ve Daiva ile birlikte Moletai'deki Gençlik Kampı'na katıldık. Bir villada iki gece kaldık. Mobil gençlik çalışmamız ekibi tarafından organize edilen kamp, buzları kırmak ve bağlantılar kurmak için bir isim oyunu ile başladı. Çeşitli etkinliklerimizi yaptıktan sonra bir kamp ateşi yaktık ve hikayelerimizi paylaştık. Ertesi gün, iki takım gerektiren bir dizi takım tabanlı oyun düzenledik. Sonunda, mavi takım galip geldi ve çikolata ödülünü hevesle karşı takımla paylaştı. Son günümüzü huzurlu bir tekne gezisiyle taçlandırdık ve burada "reflection" oturumumuzu gerçekleştirdik.

Ayrıca, Jelena ile birlikte Kaliningrad sınırına yakın Kudirkos Naumiestis'teki Patates Müzesi'ne ilginç bir geziye çıktım. Hâlâ Rusya'nın bir parçası olan Kaliningrad, Litvanya ile sınır komşusu. İki ülke arasındaki kesin sınır çizgisini görmek beni derinden etkiledi. Rehberimiz, yerel halkın çoğunun Litvanca yerine Rusça konuştuğunu ve sınırların sürekli gözetim altında olduğunu belirtti. Ziyaretimiz sırasında, Litvanya'nın ilk cumhurbaşkanının eşinin tarifi olduğu söylenen özel bir yemek olan Cepelinai'yi tattık. Bir sonraki maceramız Vilkaviškis'i görmekti, büyüleyici bir aura yayan büyüleyici malikaneye hayran kaldık. Malikanenin lordu ve hizmetçisi olan metresinin trajik hikayesini öğrendim. Lordun soylu bir kadınla evlenme niyetini keşfettikten sonra, hamile olan hizmetçi kadın, umutsuz ve terkedilmiş halde gölde yaşamına son vermiş. Erkekler yine geçmiş zamanda bir yerde bir kadını üzmüş. Şaşırdık mı hayır :)

Geçen cumartesi Şüheda ve ben Vilnius'a gittik ve o günün Litvanya için özel bir gün olduğunu bilmiyorduk. Şehir, ilk ve tek kralları Mindaugas'ın taç giyme törenini kutluyordu. Çeşitli ülkelerden ve şehirlerden gelen insanlar geleneksel kıyafetler giymişlerdi, bu da canlı ve şenlikli bir atmosfer yaratıyordu. Biz de gruplardan biriyle fotoğraf çektirerek bu kutlamanın unutulmaz bir anını yakaladık.

Litvanya'daki zamanım sona ermeye başlarken, kalbim minnettarlıkla dolu. Zorlayıcı ya da güzel olsun, her deneyimim büyümeme ve hayatı biraz daha iyi anlamama katkıda bulundu. Öğrendiğim dersler ve edindiğim anılar, kalbimde her zaman özel bir yer tutacak. Bu yolculuk, hayatımda hep değer vereceğim güzel bir bölüm oldu.