Yaklaşık dört hafta önce çantalarımı topladım ve
Litvanya'nın küçük ama sıcak bir kasabası olan Širvintos'a doğru yola çıktım.
Amacım gönüllülük projelerine katkıda bulunmak ve yeni insanlarla ve
kültürlerle tanışarak kendimi geliştirmekti. Bu satırları yazarken ne kadar
doğru bir karar verdiğimi bir kez daha fark ediyorum.
İlk günlerde beni en çok şaşırtan şey hava koşullarındaki
ani değişimlerdi. Sabah güneşli başlayan bir gün öğleden sonra aniden yağmurlu
veya rüzgarlı olabiliyordu. Ama kısa sürede alıştım; sanırım bu bile bu
yolculuğun bir parçasıydı.

Gönüllülük faaliyetleri oldukça çeşitliydi. Merkezimizin giriş duvarlarını boyadığımız bir resim projesi yaptık. Ortaya çıkan renkli ve enerjik duvarlar gelen herkesi gülümsetti. Ayrıca sporun birleştirici gücünü burada deneyimledik: voleybol maçları düzenledik ve bir süre hakemlik yaptım. Takımların heyecanı, rekabet ve sonundaki dostluk duygusu gerçekten güzeldi.
Bu süreçte Erasmus+ öğrencilerine ilk sunumumu yapma fırsatı buldum. Sunumdan önce biraz gergindim ama başladığım andan itibaren keyif almaya başladım. Katılımcıların ilgisi, geri bildirimleri ve sonrasındaki sohbetler beni çok motive etti. Sunumdan sonra bir de origami atölyesi düzenledim. Hep birlikte rengarenk kelebekler yaptık; o anların huzuru ve birlikte üretmenin verdiği mutluluk tarif edilemez ve deneyimlenemezdi.
Eğer gönüllü olmayı düşünüyorsanız, tereddüt etmeyin. Bu tür deneyimler yalnızca başkalarına yardım etme fırsatı sağlamakla kalmıyor; aynı zamanda sizi dönüştürüyor. Kendinizi tanımanın, sınırlarınızı keşfetmenin ve konfor alanınızdan çıkmanın harika bir yolu.
Bu ay Litvanya'da olmak bana çok şey kazandırdı. Yolculuğun henüz başındayım ama şimdiden şunu söyleyebilirim: Geldiğime sevindim!
No comments:
Post a Comment