Ben Esra. Bu proje
benim ilk AGH deneyimim ve aynı zamanda Romanya’ya ilk gelişim. Özellikle bu
bölgede bir projede yer almak istememin nedeni; yüksek lisans çalışma alanımın
Balkan milletleri ile alakalı olmasıydı. Bu açıdan böyle bir projede yer alarak
hem ülkeyi ve insanlarını hem de kültürlerini yakından tanıma fırsatına sahip
olduğumu düşünüyorum.
Projeden bahsedecek
olursam; içeriğinin genel olarak
eğitimle alakası olması, çocuklarla birebir iletişim kurmamızı ve yeni
tecrübeler edinmemizi sağladı. Birlikte yapmış olduğumuz dersler, oyunlar ve
aktiviteler aracılığıyla çok çabuk kaynaşmış ve kültürel etkileşim sağlamış
olduk. Bütün bu aktiveler sayesinde hem biz onlara Türkçe öğretip, Türk kültürü
hakkında bilgi verdik; hem de onlar bizlere Romence öğretip kendi kültürleri
hakkında bilgiler verdiler.
İlk ayımı burada
dolu dolu geçiren biri olarak şunları söyleyebilirim ki; geldiğim günden bu yana
öncelikle Bükreş’e yarım saat uzaklıkta bir yerleşke olan Cioragarla bölgesinde
bir lisenin içerisinde yer alan yurtta kalıyoruz. Haftanın üç gününü lisede
öğrencilerle geçirdikten sonra kalan günlerde yaşadığımız bölge başta olmak
üzere başkent Bükreş’i keşfetmek için burada bolca zamana sahip olduğumuzu
belirtmek isterim. Başkent Bükreş farklı mimariye sahip tarihi yapıları,
Parlamento binası, sokakları, parkları ve daha pek çok görülmeye değer
mekânlarıyla günlerin nasıl geçtiğini bizlere hissettirmemekte. Bunun yanı sıra
Romanya’da geçirdiğim ilk ayki maceralarım sadece Başkent Bükreş ile sınırlı
kalmadı. İlk olarak Romanya’da gidilip görülmesi gereken yerler arasında adını
sık sık duyduğum yer olan Braşov’u
gidebilme şansına sahip oldum. Alanımla ilgili olsa gerek, şehrin dokunulmamış
tarihi yapısı, özellikle burada yer alan Dracula Kalesi (Nam-ı diğer Kazıklı Voyvoda) ve Peleş
Kalesi beni oldukça etkiledi. Daha sonrasında Romanya’da kendime çizdiğim rota
ise Sibiu oldu. Sibiu için kültür ve sanatın Romanya’daki en büyük kalesi deniliyor
ki sahip olduğu bu özelliklerinden ötürü 2007 yılında Avrupa Kültür Başkenti
seçilmiş. Gerçekten de burası evleri, sokakları, katedralleri ve daha pek çok
tarihi yapısı ile gezilip görülmeye değer.
Romanya’daki ilk ayımda
proje ile ilgili düşünce ve deneyimlerim şimdilik bu kadar. Bir sonraki ay
farklı deneyimler edinmiş ve yeni yerler keşfetmiş olmak dileğiyle, görüşmek üzere.
Esra Kızıl
No comments:
Post a Comment