Tuesday 19 April 2016

AGH Ara Dönem Eğitimi ve Vladimir Gezisi

Uzun dönem AGH yapan gönüllülerin katılması gereken eğitimlerden biri olan ara-dönem eğitimimiz Rusya'nın Vladimir şehrinde gerçekleştirildi. 
Rus tarihinde önemli rol oynayan eski Rus şehirleri 12-17. yüzyıllara ait benzersiz Rus mimarisinin ve tarihinin eserleri ile dolu bir çember şeklinde sıralandıklarından dolayı bu şehirlere Altın Halka denmektedir. Gerçek Rus tarihini görmek isteyenlerin mutlaka ziyaret etmesi gerektiği söylenen bu şehirlerden ikisini bu eğitim sayesinde ziyaret etme fırsatı bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. 

Ufa'dan 1.150 km uzaklıktaki Vladimir'e uzun bir yolculuktan sonra eğitimin gerçekleştirileceği otele vardık. Dört gün süren eğitime Rusya'nın diğer şehirlerinden gelen gönüllülerle tanışarak başladık. İlk gün herkes projesini, faaliyetlerini, projenin sevdiği ve sevmediği yönlerini, sorunlarını ve onları nasıl çözdüğünü, proje süresince karşılaştıkları ilginç olayları paylaştılar. Daha sonraki günlerde öğrenme sürecinin nasıl daha aktif hale getirileceği, projenin nasıl verimli bir şekilde sonuçlandırılacağı hakkında atölye çalışmaları yapıldı. AGH sonrasında faydalanabileceğimiz diğer fırsatlar hakkında bilgilendirme yapıldı. 

Eğitimin son gününde ise bir rehber eşliğinde Vladimir'i gezdik. Şehrin tamamı tarihi bir müze olduğu için gezilecek çok yer vardı. En çok dikkat çekenler ise UNESCO Dünya Mirası listesine alınan eski Rus beyaz taş mimarisinin örnekleri olan 12. yüzyıla ait dünyada en ünlü Rus ikona ressamı Andrey Rublöv’un eserleri bulunan Konsomasyon katedrali, prenslerin Dmitriyevskiy kilisesi, askeri mühendislik sanatının bir eseri ve mimari benzeri olmayan Altın kapı, Nerli nehrindeki Entersesyon kilisesi.


 

Hızlandırılmış bir gezi ile hepsini ziyaret etmeye çalıştık. Geziden sonra ise genel değerlendirme toplantısı yaptık ve eğitim bu şekilde bitmiş oldu. Ancak gönüllüler birbirinde ayrılmaya henüz hazır değildi. Altın Halka şehirlerinden biri olan ve Vladimir'e sadece 37 km uzaklıktaki Rusya'nın en ünlü turist gezi alanlarından biri olan Suzdal'a hep birlikte bir gezi yapmak istedik. Eğitmenlerimizin de Suzdal'ı görmediyseniz hayatınızda çok şey eksik kalacak demesi üzerine hemen yola çıktık. Küçük bir kasaba olarak düşündüğüm Suzdal'a vardığımızda ise bu söze hak vermeden edemedim.


 İlk inşa edildiği zamanki planlamasını 250 yıldır hiç değiştirmeden muhafaza etmiş Rusya'nın en eski ve güzel şehirlerinden birisi olan Suzdal tam bir açık hava müzesi, küçük bir alanda olmasına rağmen 200 kadar mimari eser bulunuyor bu küçük şehirde. Şehrin en gösterişli yapısı mavi kubbeli yıldız payetli Meryem Ana'nın Doğuşu Katedrali, hemen yanında ise Suzdal Müzesi ve 5 önemli manastır yer alıyor. Kısacası Suzdal beklentimin üstünde tarihte kısa bir yolculuğa çıkmanızı sağlayan kendine has bir havası, ruhu olan küçük samimi bir şehir. Faydalı ve eğlenceli bir eğitim, harika insanlar, inanılmaz iki şehir ve geride bana kalan asla unutulmayacak anılar...


2 comments:

  1. Wonderful Suzdal'. It is one of the most beautiful cities I have ever seen in Russia :)

    ReplyDelete
  2. Wonderful MTM training in Vladimir!

    ReplyDelete